18 Ağustos 2010 Çarşamba

tell me it's not over

ben ölüyorum galiba ya. ciddiyim bak. senin gibi kırkıma kadar bile yaşıyamıycam. of çok kötüyüm. iki günümün tam 29 saatini uyuyarak geçirdim. yapıcak bişey de yok. öf nebçim de sıkıldım he. fırsattan yararlanıp bütün gün yemek yemeyi planlıyorum. aslında bi masöre falan ihtiyacım var. omzuma masaj yapsın. böyle yakışıklı olsun falan. işini iyi yapsın manasında yani, başka bişeyden değil.

feysbukta gördüm damla'nın dersanesi başlamışmış. gıcıklığına yapmıyorum. o çarptı direk gözüme de ondan öyle didim. ben hala uyuyorum sadece. o değil de ben şu ana kadar tanıdığım hiçbir damlayı sevemedim. sevmiycem de ya. bi de tanıdığım bütün damlalar sarışındı. çogilginç.


biraz daha kötüleşince buraya vasiyetimi yazıcam. hadi öptüm bays.

(evet düşündüm de su balesinden daha komik bişey varsa o da su balesini bizim yapmamız. ama ölmeden önce denemek isterim yine de.)

buçuğa on kala

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder